Sonra yine sessizlik çöktü.

En kalabalık vaktinde ömrümün.

Yalnızlık, hiç kaçırmadığım bir ders.

Her seferinde sonuna kadar kaldım sınıfta.

Öğretmen çıkmadan çıkmadım sınıftan.

Tüm derslerim zayıftı.

Yalnızlık dersim pekiyi.

Matematik mesela,

Kendimden kaybettiklerimi çıkarmaya çalıştım.

Sonucun çoktan sıfır etmesi gerekirken

Yine de hayatta kaldım.

Eksildim ama bitmedim.

Silgim yoktu, silmem gereken isimleri defterimden silemedim.

Yenilerini yazamama korkusu karalamama engel oldu.

Bu sefer de defterim bitti, orasını hesap edemedim.

Defterim bitti,

Önce avucuma yazdım, yıkayınca silindi, yanlış düşünce bu fikirden de vazgeçtim.

Yollara yazdım, insanlar umursamadan üstüne bastı.

Vazgeçtim.

En iyisi göğe yazmak dedim.

Karanlık çökünce kayboldu.

Vazgeçtim.

İçime yazdım içimi.

İçim bildi içimi.

Başka kimse bilmese de olur dedim hikayemi.

Duyurmadım.

İnsanlara hikayeni anlattığında yaralarını göstermiş olursun.

Düşünmezsin ya elinde tuz varsa diye.

Canımı daha çok acıtır diye.

Düşün ama artık,

İnsanlar acıtır.

İnsanlar bırakır.

İnsanlar kaçışır.

Ve insanlar yarışır.

Yarışın tek amacı kazanmaktır.

Kimse el uzatmak istemez rakibine.

Kimse alıp sırtında taşımaz.

İnsanlar üzerine basıp geçer.

İnsanlar şaşırtır.

Ben bu yarıştan çekileli çok oldu.

Çünkü insanlar acıttı.

İnsanlar bıraktı.

İnsanlar kaçıştı.

Bıraktım insanlar yarışsın.