Ölüm çok korkutur beni bu saatlerde
Bunun yalnızlığı
öyle
derinlerde
ki
sev
gilim.
Bundandır ki seninleyken
Yaşamaya çalışmıyorum.
Her uzak kalışımda ben harici bir nefisten
Bir karartı belirir,
Uyumak çaresidir bu bıçkın azabın.
Yaşamaya çalışmak bu saatlerde,
Kıvrak zekalı bir yahudi işçi bulmak kadar zor.
Duydun mu boğazımdan gelen nefesi?
Kader bağlayan anneler uğramış evime.
Ölüm korkutuyor beni günün dört saati.
Ölüm korkutuyor beni günün beş saati.
Ölüm korkutuyor beni her günün sen saati.
Artık ölmek vaktidir.
Ben,
kendime,
benden büyük düşman bulamam sevgilim.
İyisi mi sen bana fiyakalı bir uçurum çiz.
Dizlerim elmastan olsun, boğazım kara.
Akıbetim masmavi gözlerin kadar.
Sana da bir melez buluruz elbet sevgilim.
Şöyle uzun boylu, tüysüz.
[Elbette konuşmak daha açıklayıcıdır sevgilim]
-Bak şimdi, sen beni her geçen gün böyle daha da..yani bunun bi sonu..neyse..daha da seviceksin ya..hani..s*ktirgit lütfen..özür dilerim..ben olsam hiçbir hayale meze etmem ki kendimi..hayallerin de mi simsiyah olsun tıpkı benim gibi..s*ktirgit lütfen..
Korkuyorum sevgilim, dünya burası:
Siyaset yaman bir mekanizmadır.
Anne sevilir.
Kadın sevilir.
Çocuk sevilir.
Bu çocuklardan erkek olanı mülküne oranla sevilir.
Et yenir.
Elmalı turtayı yengeler yapar.
Post hoc ihtiyarlıkta kaçınılmazdır.
İlah bu dönemde kullanılır.
Safsata neneden öğrenilir.
İlk neneyi defnedersin
Ölüm o zaman keşfedilir.
Kadınlar genelde öldürülür.
Gün aşırı çocuk da patlatılır.
Kol kopar.
Bacak uçar.
Kafa sallanır.
Kafa sallanır zalim kararına.
Güneş patlar.
Gün çatlar.
Ay dağılır.
Pay dağıtılır eşit olmayan elit miktarlarda.
İnsan canı kolay yanar
Kalbi kırılır
Siyaha sarılır
Rabbe darılır.
Madde taşınır hicaza simsiyah atlarla.
İnsan kanı kolay kaynar
Tencereler ağza kadar dolar ve taşarlar.
Kansızı bakınır
Malsızı yakınır.
Hasılı
Siyaset yaman bir mekanizmadır.