Doğurup kenara koydular seni. Yedirip içirip uyuttular. Kenarda uyuttular. Sana senin varlığının önemini anlatmadılar. Sana kurallar aşıladılar. Uymak istemedin. Uydun. Uyudun. Yolunu bulmaya çalıştın. Kayboldun. Hiçbir yerden hiçbir yere gittin. Yok yere varlığını kaybettin. Unutuldun. Unuttun kendini. Umutsuz oldun. Umut buldun. Çaldılar. Tutunacak dal aradın. Tutunmaya gerek olmadığına inanmaya başladın. Yaşasam yeterli diye düşündün. Salıverdin. Öldün. Kafanda öldün. Öldürdün kendini. İntihar planları kurdun. Ruh hastası olduğuna inandın. Herkesin. Kendinin. Ruh hastası olduğumuza kalpten inandın. Koca bi' tımarhaneydi ülken. Kurtulmaya çalıştın. Daha çok battın. İnandığın değerler yıkıldı. Yeniden inanmaya çalıştın. Daha önce inandığına inanamadın. Yaşadığına inanamadın. Söylenenlere inanamadın. Durduk yere gözlerin doldu. Durduk yere olmadığını anladın. Kaldırımda ağlarken yanından geçen insanların seni anlamadığı kadar yanında oturan insanların da seni anlamadığını anladın. Daha çok ağladın. Daha çok güldün. Anlamsız hayatına anlam katmak istedin. Kovuldun. Hayatından kovuldun. Kendin olmak istedin. Nasıl böyle olabilirsin dediler. İzin vermediler. Sen, kendin olamadın. Tümüyle yıkılmış bi' hayatı toparlamaya çalışırken kayboldun. Öldün. Gömmediler.
Yaşama Uğraşı
Yayınlandı