Yatağım ve ben 

Ne desem bilemiyorum ama tek bir şey diyeceğim

Yatak 

Size ne der 

Bazen üzüntülü gözlerim der 

Bazen sevinçli ellerim 

Bazen dağınık çarşafım der

Ne olurdu bizle konuşsa 

Sen çok ağırsın der miydi 

Ya da bana bu nevresimler yakışmadı mı derdi 

Acaba ruhu olsa kendine kombin yapar mıydı her gün 

Kravatı bağlayabilir miydi 

Ya da birisini sever miydi 

Konuşurdu ama değil mi 

Ne de olsa eskidikçe yaylarından ses çıkardı 

Hele de üstünde iki çift varsa 

Yaya ne gerek vardı 

Ok olup hedefe giderdi 

Hemen de aklınız başka yere gitti 

Yatak olsanız başlığınıza ne dersiniz 

Benim başım sen değilsin mi

Yoksa madem başım sensin 

Neden bütün ağırlık bende 

Bütün yüklere neden ben katlanıyor muyum derdiniz 

Ama her baş öyle olmaz mı 

Kendi beynini düşünse insan en üstte alır yerini

Buradaki yatak sitemini de ayaklar mı ederdi 

Her neyse işte 

Yatak neden ben olmadım der miydi altındaki zemin 

Ya da daha alttaki toprak 

Çok daha fazla gitsek 

Ve hatta uzay der miydi 

Aslında demezdi çünkü hepsi biraz biraz bütün bir şeyi oluşturdu