Şimdi düşünsem seni
kışı giyinmiş erguvanlar açsalar,
Yahuda'yı bir kez daha ölüme çağırırcasına
morlu ve pembemsi.
Perdeler, camlar, kapı duvar
sokaklara dökülse.
karnelerini almış çocukların telaşlarını
izlesem tatlı tatlı.
Kar revan içindeki her yerim grilerini terk etse,
buzlarım çözülse, yeşile maviye boyansa.
Krizantemlerle konuşsam özürler dileyip
Çuha ve sıklamenlere el sallayıp uğurlasam.
Rüzgarın sürtüne sürtüne geçtiği
beyhude zamandaki donuk yüzüme
ince bir tebessüm konuverirdi de
tik tik tik tak akrep
tik tak tik tak yelkovana hayran kalbim
yine kimin için çarptığını
hatırlardı belki de...