tanrı tarafından sıkılmıştım

günahlarım benden önce vardı ve onları kendime yüklemem için varolmuşlardı.

yabancılaşmam tanrının sıkılmasından daha problemliydi. ölü çiçeklere zaafım beni kendime körüklüyordu.

oturup saatlerce boş duvarıma baktım

biraz sonra içecek ve uyuyacaktım

camusun yabancısını alıp ortadan ikiye ayırdım. tanrı benimle ne kastediyor?

ben hala kendime olan yeniğime mi yeniğim?

işlediğim günahlardan çok tanrıyı sorguladığım için ayıplanıyordum.

marquisin günahları bile kendisine kişiseldi

bu bağlamda biz neden günahlarımızı sevmiyoruz?