Yedi sene önce bu gece birkaç uzman doktor ameliyattan çıkamadığını söyledi baba, yedi yıl önce en yakın arkadaşım dediğim ve defalarca kahpeliğini gördüğümün boynuna yapışıp ağladım baba, yedi yıl önce dölünden düştüğümü toprağa verdim baba, yedi yıldır ağzımın tadı yok…


Yedi yıldır oturuyorum, oturduğun sandalyede… Yedi yıldır kapıya bakıyorum takım elbise ve Bond çantanla dönersin diye!

Yedi yıl geçti baba, yaş aldım yirmi yedimden...

Yedi yıldır içiyorum bildiğimi unutayım diye.

Yedi yıldır mezarına çiçekler ve başına ağaç diktim.


Yedi yaşında başındaki ağaç artık baba, yassı sedir.

Yedi yıldır her boku yedim baba.

Yedi yıl önce giydiğin hırkayı uçkur uğruna bir zalım kızına peşkeş çektim.

Yedi yıldır annemleyim baba, yedi yıl önce gidemedim.

Yedi yol sunsalardı, yolun sana çıkanını seçerdim baba.


Yedi yıldır piç erik çıkınca rakı alıp içiyorum senin gibi baba!

Yedi yıldır sana kalkan kadehler var,hay yaşa!

Yedi yıl nasıl geçti bilemedim ki baba..

Can Baba annesine şiir yazamazmış ve sebebini şöyle açıklarmış: “Ben on beş yaşına kadar beni yıkayan kadına şiir yazacak kadar

şair değilim!”

Ben de beni on beş yaşına kadar yıkayan adama ne yazayım baba!

İntiharlar geçti aklımdan gündüzlü-geceli.


Emil Cioran okudum, intihar etmek için geç kalınmış derdi, Cioran’a selam söyle, haklıymış baba!

Yedi yıldır sana layık olamayışımı bir şişe şarapla kutluyorum!


Verem mi bir kadehte sana baba?

Yedi yıldır bir boku başaramadım, yetmişimi görmek istemiyorum baba…

Yedi yaşımda da sorsan bu gece de iyi ki oğlunum baba!

Yedi yıl önce benden çok şey aldın, hislerim nerede baba?

Yedi kadehe böldüm şişeyi, her kadeh şerefine babam!