Etrafı ölülerle dolu o çocuğu gördüm.

Sakin, sabırlı fakat bir o kadar buruk.

Korkusuna yenik düşmemek için,

Bir ayağı çukurda gezen o çocuğu gördüm.

Etrafındaki ürkütücülükten kaçar da kurtulamaz.

Davasının delillerini kaybetmişte, tutuklanmayı bekler gibi beklemiş.

Hayatın ona kelepçe takmasını izlemişte,

Gözleri kan çanağı olana kadar ağlamış.

Babasını, anasını kaybetmiş.

Mağarasına çekilmiş, çok nefret etmiş.

Sorarım şimdi.

Elden ne gelir bu çocuğa?

Kelepçelerinin anahtarı kimde bu çocuğun?

Esaretinin en büyük bedelini ödemiş bu çocuk.

Kimsede tutmamış ya elinden!

Yazıklar olsun insanoğluna!

Çığlıklarını niye ellerinizle susturdunuz bu çocuğun?

Ellerinizi başını okşamaya kaldırdınız da,

Başını çevirmedi ki çocuk.

O eller okşanmaktan anlamazdı bilirim.

Can yakmaya meyilliydi.

Ondan başını çevirmişte, yalnızlaşmış içten içe.

Hakimin son kararı vermesini bekledik.

İdamımızı cânı gönülden kabul ettik.

Özgürlük hayaldi,

Gerçek olmasını bekledik.