kirpiklerime akan güneşin her damlasında

küçümen serçenin göz kapaklarıma değen her nağmesinde

gördüm gökkuşağındaki ay rengini


uzaklardan sanki bir kilise çanını andıran

saatin zamansız tıkırtısıyla

içime düşen yasemin kokusuyla

ya bir gün kozamı unuturum korkusuyla 

gördüm kanatlarımdaki dantel işlemesini


annem, katmerli güllerin soluğunda

sabahın koynunda

bir kuğunun boynunda

elleri dertsiz annem

gördüm tebessümündeki hayat izlerini


ey kadın! oturduğun sokak erguvan

öte berin kan revan

olmayacak şey değil hani

çünkü kırk defa söyledim

yine söylüyorum

Aysar, seni seviyorum.


yeryüzünde kalbimin atışını hissettiğim zamandı

beş bin kez daha seviyordum.