Bir adam gördüm; sallama çayın ipine asılmış,

Kırış kırış kıyafetlerine kedi tüyü bulaşmış.



Bir adam gördüm; titreyen bacaklarıyla,

Sıcak sıcak, ışıl ışıl evlerin arasında.



Bir adam gördüm; karşısında deniz.

Bağırıyor, "Ölüm döşeğinin çocuklarıyız biz!"



Bir adam gördüm; saçlarında kar taneleriyle,

Korkuyor, adım atamıyor o kimsesiz kiliseye.



Bir adam gördüm; kendine batırıyordu kalemini.

Sonrasında masa lambasına dikti gözlerini.



Bir adam gördüm; aşık olmuş bıyıklı bir ressama.

Ah! "Kemiklerini bulun şunun!" diyorlar o insanlara.



Bir adam gördüm; vazgeçmiyordu zeytinliklerden.

Bir adam! ah esmer bir adam gördüm ben!



-gözlerimi alın yüzümden-