İnsanın kalbinde sönmek bilmeyen her duygu, aklındayken çuvallamaya meyilli birer sözcüğe dönüşürken aldıkları her bir nefes gökyüzüne uçup bir parlamalık yıldızın sebebi olur. Bir parlamalık dediğime bakmayın. Kim bilir, şu an karanlığın içinde bir aydınlık yaratmış yıldızın teki yüzyıllar önce kimin duygusundan çıkıp yer edinmişti gökyüzünde? Şimdi seninki de bir yüzyıl sonra bir kalp nefes alırken orada bir yerlerde yer edinecek... Belki de evladının evladı üzerine düş yağdıracak. Hayat, bir sabah güldüğü kadar bir gece gözlerinden yaş düşürdüğü zaman anlayacaktır beni. İnanmayı istiyorum. Çünkü gökyüzü bir sabah gülerken bir gece ağlayacak kadar çok derdi içine çekecek kadar büyük bir evrenin parçası olmayı başarmıştır.