gövdeme dik dur dedikçe ayaklar altında ben’i çiğniyor cesaretim

ahmakça eyleme dökme çabama ağzından kahkaha salyaları akıtıyor teselli

biliyor yine. biliyor belki. biliyor yeni. biliyor yıkım.

korkunç saatlerin yelkovanına astığım can kristalleri titreyerek düşüyor avucuma

vakit geldi ılıman iklimlerin sürgünü yağmur

vakit geldi açmak için bekleyen ezan çiçekleri

vakit geldi başını dik tutamayan bebek şimdi boynun daha da güçlendi

ağlaman bundan 


yargılanıyor sıcaklığım, havasına karıştırdığım kokumdan 

diz kapaklarımın eğilmesi de bundan 

aylardan aralık, devinimi devam ederken bedenin 

üşüten ürpertiler getirir kuzeyli bir adamın bahşettiği kar bulutlarından 

aralık ayında kadınlar uğursuz şarkılarla çağırır dantellenmiş umut yüklü sandıklarını 

sandıkların kilitli tutulması bundan 


vurgun olur, kurşun döker nineler beyaz çarşaflara 

nazarı aşka bağlayan mavi boncuklar takar saçlarına gamzeleri görünüp kaybolan kadınlar

beyaz bir gülün dikeni battığında parmaklarına gecenin, keşişlerin uydurduğu gotik bir hikâyeyi oynayan adamlar dolar kadınların uçuşan etek uçlarına 

kadınların ben’i çiğnemesi bundan 


dökülen dişlerini toprağa gömüp yeni bir diş dileyen altın saçlı medusa

iyice yor gövdeni hükmetsin bedenin, yüzlerinin çokluğuna

duvarlar yosun tutarsa yakarsın bakışlarınla 

kaburgalarımı saran kömür karası mürekkep eğik çizgiler çekerken yoluma 

bakışına denk düşen bir duvara yaslanır sırtım 

belki yine. belki biliyor. belki yeni. belki yıkım.

uykumdan uyandıracak o fırtınayı bekleyen ruhum,

kadınların uğursuz şarkılarıyla dalmadan önce rüyalara 

babil kuşlarına haber vermeliyim.

pençeleriyle tutup döküm döküm etlerimden, kazımalılar beni bekleyişi bozuk düzenden.

cesaret, sızan yanıcı bir ışık parçasıysa zaten 

harlansın isanın yandığı yerden.

ovmuyorum, telkinli heceleri çeken eklemlerimin ağrısını 

ben kelime hırsızıyım, miladı dolmuş kitapların bahsettiği günahkâr

inancın olsun hâlâ inanç doluyum 

adamlar biliyor. adamlar yeni. adamlar belki. adamlar yine.

kadınlar yıkım.