Bulutların üzerinden geçerken, tenime dokundun, akan sel oldum.

İki dağın arasında, yüzüme indirdin gözlerini , utancımı soyundum.

Hiç yoktan aklım balonlara takılıp giderken, çözdün iplerimi, pulattan güçlü durdum.

Çocuk bayramlarına yetişemeden, bağladın ellerimi, upuzun selviler gibi boyluydum.

Sonra kırmızıya çalan, engin bir ufukta saçlarımı tuttun, su gibi duruldum.

Baktım ki, köhne bir limana yanaşır gibi demir attın içime, kendi ağırlığımla boğuldum.

Parmaklarımı kınaladın bir gece , yedi kat göğe gelin oldum.

Kuru dalımdan kopardın ham meyva iken , kamaştım ağzında buruldum.


Aldın beni 

Sardın beni 

Yazdın beni 

Çizdin beni 

Bezedin menevişli çiçeklerle ,

Yirmi dokuz harfin içinden süzdün beni...