Televizyonu açtım, yoğurtlar dünyayı ele geçirdi

Kalkıp dolaptaki yoğurt hala yerinde mi diye baktım

Hava yağmurlu.


Kitabı açtım, karanlık başlayalı on milyon kadar yıl olmuştu

Ve korkunç sürüngenlerin nesli henüz tükenmemişti

Kalkıp pencereden dışarı baktım,

‘Bak bu doğru olabilir.’ dedim sessizce

Hava yağmurlu.


Şarkıyı açtım; bir kadın, nasıl ağlıyor,

Feryat figan, en büyük korkusu yalnızlık

‘İnsan kendine bunu yapmamalı.’ dedim.

Beni duyduğunu sanmıyorum,

Belli ki aklı karışmış, ruhu kayıp

Hava yağmurlu.


Şöyle dişe dokunur bir şeyler aradım

Bulamadım

Fenerimi aldım, kapıyı açtım

Hava güneşli.