Yorma beni,
Geride bir şey bırakmadım,
Her şeyimi ve bir o kadar hiçbir şeyimi
toplayıp da geldim sana
Tüm yarım kalmışlıklarımla...
Birkaç kitabım,
Hiç açmamış çiçeğim,
Her daim yanımda taşıdığım,
Ümidimle geldim.
Bir ceket dahi almadım.
Şu kışta,
Aklıma dahi gelmedi yanında üşüyebileceğim.
Tedbirsizim
Ya da aptal,
Bilmiyorum.
Ama taktikler gütmeyeceğim
Her şeyimi dökeceğim önüne,
Hiç korkmayacağım,
Sanki tükenmez bir güven,
Dayanaksız,
Pekala farkındayım.
Boşa çıkacak dahi olsa,
İnanmak istiyorum,
Çabasız, kavgasız, yormayan,
Bir sevgiye...
O tuttuğum ipler,
Gururum,
Yargılarım,
Kaygılarım
Bir sürü ağırlık,
Beni güvende tutan.
Hepsini bıraktım geride..
İşte ben,
Güzelliğim, çirkinliklerim..
Sevgilerim, nefretlerim.
İyilerim, kötülerim..
Bu kadar.
Basitmiş.. değil mi?
Peki ya sen?
Neyi geride bıraktın bana gelirken,
Hangi yanlarınla karşımdasın?
Kimsin,
Üzerine geçirdiğin devşirme kelimeler dışında
Bana göstersene kendinden gerçek bir parça,
Sert, ruhu gizler kılıfının ardından..
Belki o zaman
Değdi derim,
Kalbimden sıyrılmama,
Karşında etten kemikten ayrı,
Ufacık kalmama...
Belki farklı değilizdir bu kadar,
Yüzümüzden başka,
Benzerdir suretlerimiz..
Belki yaralarımız denktir,
Belki aynı yolu gözlüyoruzdur,
Şafak sökene değin...
Küskünlüğümüz hayata karşı
Ama her ne olursa olsun şu göğsümüzdeki özlem birdir..
Hayallerimiz bir noktada el ele tutuşmuş dahi olabilir.
Bilemeyiz ki,
Böyle kuşanmışken çepeçevre,
Çekmişken perdeleri,
Kilitlemişken kapılarımızı her şeye
Bu denli korkarken,
Nasıl severiz?
Bırakalım işte,
Belki çiçektir, bahardır dışarısı,
Seyreyleyelim,
Manzaranda yok mudur içeriye alacağın güzellikler
Açalım kapıları sonuna dek,
Fırtınasını da
Baharını da kucaklayalım
Hayatın,
Aşkın,
Dostluğun...