Ayın ışığında, yoldayım. Bir uzağı yakın sayıyorum. Bir dağın eteğinde ayak izlerimi arıyorum, avuçlarında yüzümü. Simsiyah bir sessizlikte gölgemi...Vardığım her yenide, eskisini unutuyorum. Eskisini unutuyorum, hatırlamak isteyene kadar. Bir ovanın düzlügüne savuruyorum saçlarımı, kalsınlar orada. Bir ovanın özgürlüğünde dans edebilirler, rüzgarlarla. Sonra tek başına bir ağaç, bakıyoruz birbirimize. Dallarını bırakıyor, ruhumun köşeli yerlerine. Kirpiklerimi serpiştiriyorum yapraklarının arasına. Ayak seslerim kayıp, kupkuru toprakta yürüyorum. Madem kayıp ayak seslerim, sırt üstü uzanırım, sıcaklığımı bırakırım kurumuş toprağın yüzüne. Buradan geçtiğimin kanıtı olarak. Yıldızların arasına karışabilir mi parmak uçlarım? Uzatıyorum ellerimi ayın ötesine. Bir parça ellerimden, bırakıyorum. Avuçlarımda bir parça yıldız. Dokunmaya cüret ettiğim her şeyden bir parça bende, bir parça ben cüret ettiklerimde. Karıştıkça çoğalır mıyım? Yüzümü belki, ayak izlerimi belki doğururum yeniden.