Sevemedim şu kışı,

Tir tir titrerken, aklıma sen geldin.

Ben, bilmem kaç arşın uzağındayken,

Üşüyor muydu ellerin?


Ağzımdan kırıntı düştü,

Bak yine misafir gelecek.

Ki öyle de oldu, gece rüyama girdin,

Hep böyle olacaksa:

Bundan sonra ağzımı kapatmadan çiğnerim. 


Kar yağışını seyretmek isterdim seninle,

Milyonlarca, desen desen kristalin düşü.

Karın adım adım toprağa,

Benim o anda sana düşüşüm. 


Şimdilerde ıssız melodiler mırıldanıyor sokaklar,

Tüylerim ürperiyor; ya kaderimde yoksan?

Kafein hassasiyetime dahil değil saçların,

Kahve saçlarından beni mahrum mu bırakacaksın?


Zamanda yolculuk ediyorum,

Kafam durmuyor alkol içmeden.

Türlü senaryolar hayal ettim şimdiye kadar,

İlk defa dizlerimin bağı çözüldü;

O gün, seni hayal ederken.


Biliyor musun, astral seyahate merak saldım,

Ama daha çıkamıyorum bedenimden. 

Şu cesedi taşımak zor olur diyordum yanına,

Bir gün çıkabilirsem şayet,

Tek gidip görmeyi istediğim şehir; Sen.


Gülüyorum insanlara,

Şu somurtmaktan sarkmış yanaklarımla.

Tüm maskelerim paramparça oldu yanında,

Sakladıysan şayet kargoyla gönderebilir misin?

Tekrardan takmalıyım sanırım,

Yapıştırıp uhuyla. 


Takılıp düşerdim çocukken,

Öperdi de iyileştirirdi dizlerimi annem.

Bu aşka düştüm düşeli, arıyorum nerde yaram,

Sanırım bulsam bile, ilk defa iyileştiremezsin anne,

Bu sefer şifam başka dudaklarda.