3

Yağmurlu havalarda koluma giren samimi kaygılarım var, bir de bulutların üstünde beliren açık mavi tereddütlerim. Gerçeklerin mayhoş tadını oldum olası sevemedim, Ve de bir seçim değil mecburiyet olduğumu öğrendiğim “O ANI!”, Tuzlu bedeninden dökülen o acı sözler diline ne güzel pelesenk olmuş öyle, Pastırma yazının samimiyetsizliği gibi kandır gitsin beni sahte güneşin sahibi. Mevsimlerid...

Kaldığı yerden, bildiğin gibi

Maviyi sevdiğimi bile unutmuşum. En çok kırmızıyı severim ben. Mantıksız işlerin karaktersiz adamıyım. İlkokuldan beri saç şekli aynı ve şekerli yoğurt yemeyi seven karaktersizlerdenim. Kabul, yaşlanıyorum. Bu satırları yazan da benmişim, unutmaya çalışan da.

395 GÜN 8 SAAT

Yine mutat bir akşam üstü, Tıpkı bakışların gibi Buz gibi,renksiz,yoğun bir hissizlik damlıyor dilinden 8.Gün 5.Mevsime denk geldi Bu senede takvim 13 Ay ~OZY1983~

Eksik Birkaç Şey

Beceremiyoruz. Sevginin hakikatine bel bağlamaya el vermiyor gurur zincirlerimiz. Yüksek doz egomuzun yan etkileri bütün duygularımızı köreltiyor. Kibir sarmaşıkları kalbimizi sarıyor. Saydam bir sevgiyi örtüyoruz en kaba cümlelerle.Sımsıkı sarıyoruz, kendimizden başka kimse üşütmesin diye.Sevmenin, derinden sevebilmenin zayıflık olduğunu düşünüyoruz. Gözyaşlarımızın akış hızını gurur dozu be...

😶‍🌫️

İnsan hayatında zaman zaman kötü şeyler yaşayabilir. Bundan hemen sıyrılamayadabilir. Ama günün sonunda hayatın devam etmesini bilmeli. Çünkü gerçekten biz yere düştüğümüzde bizi bizden başka kaldıracak başka birisi yok. Oladabilir bu arada fakat biz her zaman sanki yokmuşçasına düşünmeli ve buna göre davranmalıyız. Tabiki duygularımıza esir oluyoruz zaman zaman. Ama duyguları da kontrol edebil...

Süt ve Peynir

Sen kedilerle yaşayan bi kadın Ben farelerle yürüyen bir adam Karşılaştık Benim farelerim kaçtı Senin kedilerin kovaladı Biz kaldık

Nereye gittiğini bilmiyorsan nereden gittiğinin ne önemi var?

Nereye gittiğimi bulmak için geldim.

Gün içinde yaşanan küçük mutluluklar.

Durağa geldiğimde metronun henüz yanaşıyor olması.

belki

Her renk, her ton, her an, her ses ve her ne varsa güzel olabilir bakarsan, görürsen, dinlersen.. duyar ve uyanırsan; belki, kim bilebilir?

Acı nedir ?

Bence En derin mutluluğu en uç hüzünle yaşamaktır.

YAŞAMAK

Yaşamaya korkmamaktır . Korktuğunuz şeyleri yapmaktır yoksa yaşamışız diyebilir miyiz sona geldiğimizde…

Hayat

Zeki demirkubuzun yeni filmi izlemenizi şiddetle tavsiye ederim.

DUVAR

Koşarken ışık hep geride kalır. Gülümseten her fotoğraf ümitsizce çekilmiştir belki de. Bazen ne kapıyı açarız ne de pencereyi, döşemeler gıcırdar perdeler oynar ama kapı kolu hep hareketsizdir. Yalnızlık o kapı koludur o gıcırdayan döşemedir, o hafifçe oynayan perdedir. Akşam olmadan yakılmaz ışıklar. Ve duvar hapsettiği bütün gölgeleri serer önüme, gölgeler büyür karanlığın içinde. Işığı için...

Bu sıralar dilinden düşmeyen şarkı nedir? Bir sözünü paylaşarak belirtebilirsin.

"Yol bir yere gitmez.." dizesine hitaben;

"Yol.. Kendinden kaçma biçimidir,ap ansız.. Gölgesi olmayan bir silüetin, sessiz karanlıklardan kaçma şeklidir yol. Gidene macera vaat eder, kalana özlem. Yol bir kaçma biçimidir, yüzleşilemeyen zamandan. Yol bir olma halidir, müşkülpesent bir hayalperesttir. Durdurulmayan bir ırmağın dövdüğü yosunlu kayalar gibi. Ve yol.. Yol çoğu zaman bir kalma halidir, kendini çarmıha germiş bir...

Hayata devam edebilmek

Depremden sonra hayata yarımda kalsak devam ediyoruz çünkü zaman geçiyor hayat devam ediyor.

Kendime Not 3

Düşünmenin var olmakla bir ilgisi yoktur. Çünkü düşünmek seni senden uzaklaştırır, zaman algısını kaybettirir ve dünya tamamen silikleşir. Düşünmek aslında kaybolmak ve yok olmakla ilgilidir. Unutma senin bir türlü kendini bulamamanın sebebi de düşünmeyi fazla düşünmen..

Düğüm

. Ne çok can kırığı var bir dolu yığında Aynı yolda yolcu olmak ve fark etmeksizin İnce ince işliyor acının çığlıkları Siyah, beyaz ve kırık büzülmüş sanki ağızları Biri camdan bakar dışarı, biri ellerini açmış sokağa İnanan belki en inançsız Biri sanki yeni çıkmış duadan Biri sanki yeni terk etmiş dinini Dalmış ki öyle uzaklara Ağlıyor bir yabancı gibi en inandığı yerlerden ...

Soluk

Annem ki mavi bir kadındır Okyanus kadar derin Ama almaz içine kimseyi Dışardan güzeldir seyretmesi Derinlerindedir korkunç yerleri Gitmeye çalışamazsın çeker alır seni içine bir daha çıkma anlatma kimseye diye Suskundur Bakar bakar durur Uzaklara dalar uzun uzun Annem ki gri bir kadındır Bir mermer gibi soğuk Annem ki beyaz bir kadındır Bir su gibi akışkan ve duru Uzat...

Kitaplarım

Suradan ve buradan ucretsiz okuma yapabilirsiniz. https://www.wattpad.com/story/355973607?utm_source=android&utm_medium=link&utm_content=story_info&wp_page=story_details_button&wp_uname=gedartt&wp_originator=STakqcVespHNLQmn%2F9y7iBqGjnVp66q8OHD8gheGaz0u%2B5pbQnhaG80SXTjBbOfu7YtKcVRMqqkjdWnvDLLJsgPpLtaXBlrrYTvMYaUNUHz%2BbmI2MiD1bTPenqtZrx%2FC

Kabul edilmezlik

yalnız kendi olanları seversiniz siz ,yalnız kendi olma cesaretini gösterebilmiş olanları ama onları yalnızca uzaktan seyredersiniz kabul etmek zor gelir size özgür ruhlu birini.

Fotoğraf

Elimde bir fotoğraf. 22 Ekim 1995. Annem benim yaşıma giriyor. Ben onsekizim, kardeşim sekiz. Oturma odasının ışığı kimsenin kalbi buz kesmemiş gibi sarı, sıcak. Televizyon, dünya bir şenlikmiş gibi açık. Bir an kapanırsa dünya üzerimize yıkılırmış gibi açık. Evin kedisi has bahçenin gülüymüş gibi mağrur; Mobilyalar tek derdimiz peyzajmış gibi çiçekli. 'Ev'in uçarı bir yer olduğuna, zihnimizi e...

Sıkı sıkıya tutunduklarımız

Bitmesini hiç istemediğin bir film gibidir bazı anlar, bazı insanlar, bazı ortamlar. O anlar tüm benliğinle ulaşılabilir olsun istersin. Ama çoktan yetişemediğin bir tren gibi zamanın raylarından akıp gitmiştir.

"2024" Başucu Notu

"Ne yaparsan yap sana saygısızlık yapanla yürüme"

Rahatsız eden farklılıklar

Statüko. Elinde fazla olan birde mumla arayan gibi.

Yükleniyor...

İçeriğin sonu

Yüklenecek başka sayfa yok