Sakin bir akşamüstü
Tüm kordon boyu
Gerdanlığını takmış parıldıyor
İçtiğin şarabın kekremsiliğinden
Deniz puslu
Plakta eskilerden
Kulağa çalınan sesler...
Masaya
Öyle düşünceyi devşirmeden
Demlenmeden kelimen
Yazmak için oturulmuyormuş
Şairin dediği gibi derde düşmeden
Düştüğün kuyuda yanmadan
Sırf kağıda...
Tutuştu gün
Ağardı gece
Yine deli bozuk hallere büründü ruh
Doğacak olmanın verdiği sancı
Dili kemirip durdu
Ha gayret
Nidaları yükseldi
İçteki her bi...
Kaskatı bir sessizlikten geliyorum
Sormayın
Ne diye bunu yazıyorum
Neyi anlatıyorum
Neyin derdinde bu beden
Geceye zemheri vurmuş
Zifiri bir kar...
Ben bir fideyim. Daha yeni, az önce dikildi köklerim toprağa. Yağmur yağmış ben buraya gelmeden önce. Toprağım mis gibi kokuyor. Yeniden can bulmak üzere bur...
Kör bir bıçağın ucu
Neydi bu hissettiğin?
Acıyı çekmediğin halde,
Çekecek olmanın verdiği ağrı mı?
Zihninde hiç durmadan
Koşup duran bir atlı
Hangi dağ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok