Vicdan metalaşması. Gündemden düşmüyor kanımca :)
İnsanların en saf duygularla bağlandığı, sevdiği şeylerin(Küçük prens, leyla ile mecnun, çay sohbetleri vs.) ya da yaşadıkları dönemde önemli başarılara imza atmış, kendi davalarında mücadeleler vermiş insanların (Frida Kahlo gibi) hayranları olmamalarına rağmen bir şekilde onların ismini, resmini kullanarak ticarete dökmelerini mide bulandırıcı buluyorum. Öyle ki geçtiğimiz yıl İzmir depreminde halen kazı çalışmaları devam ederken bile kurtulan o küçük çocukların üzerinden reklam yapıp, ''umut'' temalı kupalar çantalar satmaya kalkıştılar. Hiçbir şeyin değeri yok bu çağda. Seviyorum dediğin şeyi ertesi gün vitrinde fahiş fiyata bulabilirsin. Hem de renk seçenekleriyle.