Ayaz...
Ankara'nın ayaz olduğuna o günden sonra inanıyorum.
Herşey gidiyor... Geriye kalmak dışında ve bir saat: onsıfırdört...
Elleri, yüzleri, sesleri gidiyor.
Sıhhiye hiç bu kadar yalnız durmamış.
Hiç bu kadar...
Geriye kalmak bir yarayla...
Bir barbar geliyor ve bizi kesiyor o güzel fotoğraftan. Gülüşleri kayboluyor. Her şey karanlık. Her yer karanlık. Ayağımda kanayan o yara yıllarca kalbimde yarım kalmanın yası olarak onsıfırdört'te hatırlatıyor kendini.
Sıhhiye hiç bu kadar suskun değildi.
Ankara ayaz...
Gölgeleri kayboluyor. En güzel düşler kayboluyor. Barış yok! Barış öldürüldü!
Bir barbar geliyor ve bizi fotoğraftan kesiyor.
Onsıfırdört...
Oturup bir yangın yerinde küllerimize ağıt yakacağız.
Oturup bir yangın yerinde küllerimize ağıt yakacağız.
Geriye kalmak...
İnsan bu acıya alışıyor...
Her şey orda kalıyor.
"Bu meydan kansız meydan.
Bu meydan kansız meydan..."
Yumruklar yerde, bedenleri yerde. Güvercin vurulmuş o garda...
Üstüne bir pankart örtmüşler.
Barış yok! Barış öldürüldü!
Bir barbar geldi ve bizi o güzel fotoğraftan kesti...
Her Ekim'de yarım kaldım onsıfırdört...
10.10.15/10:04