Yıllar içinde hangi haller bir kıymık gibi batacak ise zihnine,

Tanrı ne kadar var ise ya da yok ise ebediyet,

ölü şairler o kadar sel gibi basacaktır bilincimizin kentine

ki bilmek haksız bir duruştur sen gözlerini görgülü ipliklerle uzağa dikerken,

ben çırılçıplak yan odada hayaller kusarken sabaha asırlar kala,

kulaklarımı kamaştıran sesin çözünmüşken boşlukta,

kanımdaki şaraba gerekli özeni kimse gösteremeyecek demektir.


Doğurmak kuşkulu bir yanılsamadır sevgilim;

sen şehrinin yedi farklı caddesine kusursuzca göm

ve 36 kalibrelik tek kurşunla defalarca öl beni.