tavan'ın dibindeyim şimdi
444'üncü güncemi yazıyorum alaca yapraklara
çok fazla
bitmeyecek kesilen nefes sesleri
yazmaya devam ediyorum
kırılan gözlerine bakıyorum kara kedilerin
ve bir ağıt yakıyorum
sızlanmalarımı 3 kaşık suda boğuyorum
ve cesetlerini boğazın dibine yolluyorum
haliç görür belki onları
umarım tanıyamaz diyorum
alaca günceme diyorum bunları
mora boyanıyor mavilerim damladıkça
o sayfaları yırtıp kuş yuvalarına gömüyorum
tüyleri yolunmuş bir alaycı kuş gördüm yolda
ona da selam veriyorum