Bir garip pervaneyim dünyanda.

Kanat çırpmak sesini yaklaştırmıyor artık.

Yağmur her zamankinden buğulu düşüyor ışığına.

Kapılar kapalı

Üç gündür için konuşuyor, üç gündür dinliyorum.

Sanki herkes öğrenmiş, sanki herkes biliyor, sanki her şey senin saçlarından birer zaman ağrısı.

Yazıyorum, şiir diyorlar.

Korkuyorum...



Bir umutsuz Çınarım toprağında.

Rüzgar umudun kokusunu getirmiyor artık. Güneş acıyarak bakıyor dünyama.

Geceler soğuk.

Dört gündür içim konuşuyor, dört gündür yalanlıyorum.

Dört dünyanın dördünü koyup önüme

Bir yere varmadan yeni bir yere yürüyorum.

Yazarsam şiir diyecekler,

Korkuyorum...



Terk edilmiş bir fırtınayım bugün.

Adın sokak başlarını tutmuş.

Özgürlük ellerinin tersi

Sesinin soluğu yok.

Beş gündür yazıyorum, beş gündür hissediyorsun.

Beş ayrı gölge, beş şehirde bir düş.

Yazacağım, şiir diyecekler.

Korkuyorum...



Sararmış bir fotoğraftım anılarında.

O vakitler Bahar dilinin rengiydi.

Umut teninde filizlenirdi her sabah.

Dünyayı bir başka severdim.

Geceler sensin.

Altı gündür geziyorum, altı gündür soruyorsun.

Altı ömür zamanda çark ediyor, altın özürler buluyorum.

Tebessümü seninle anıyorum.

Yazar gibi oldum, kalbim sancıdı.

Korkuyorum...



Kıyına vurmuş bir serçeyim şimdi.

Üşümek seni yakınlaştırmıyor.

Uçmak senin göğüne özgü.

Yapraklar yollarına el pençe.

Kanatlarım yokuş yukarı.

Yedi gündür seni anıyorum, yedi gündür ağlıyorsun.

Yedi iklimli yelpazelerden, yedi iklimli coğrafyana uçuyorum.

Yorgunum.

Yazdım. Şiir diyecekler...

Korkmuyorum.



Sessiz bir gülümsemeyim ocağında. Yanmak seni anmaktan soğuk.

Yürüdüğün yollar benim baharım.

Puhu kuşları senin şarkın.

Dünya gözlerinin önü.

Aydınlık ıslak öpüş.

Sekiz gündür çiçekleniyorsun, sekiz gündür suluyorum.

Sekiz ayrı petekten bir sana doluyorum. Sevinç seninle doğuyor.

Yazacağımı biliyorsun.

Seviniyorum...



Adını unutmuş bir şiirim belki.

Gözlerinden kalma bir manzara.

Işımak ışığından doğuyor artık.

Mevsimler dört yanın.

Dokuz gündür saçıyorum, dokuz gündür topluyorsun.

Dokuz diyardan doğup, birinde yaşıyorsun.

Sıcaklığını yaşatıyorum.

Yazmak, seni yaşatıyor.

Yaşıyorum...



Gıcırtılı bir eşiğim dibinde.

Adım atmak yürümekten zor.

Zaman soğuk bir şarkı.

Tanrı göğünün göğsü.

Rüzgar kıvıl kıvıl sesin.

Balıklar pencerene misafir.

On gündür geçiyorsun, on gündür karşılıyorum.

On güneşten geçip, bir Ay'da boğuluyorsun.

Gümüşün sen rengini seviyorum.

Yazmak vücuda getirmiyor seni.

Rüyalara dalıyorum.



Eskitilmiş bir köşe başıyım işte.

Hatırlamak, yeşertmiyor düşleri.

Bir yaprak, bir şiire düşüyor kimsesiz. Kaldırımlar anıların direnci, evler yalnızlığın rengi.

On bir gündür kalabalığım, on bir gündür yalnızsın.

On bir günün her birinde, on bir ömür geçiyor diğerine.

Susuyorum.

Yazacağım,

Çünkü yazmak anıdır.

Anını seviyorum...


Hayal ile hakikat arasında mühürlü adın. Konuşmak yasak.

Dinlemek huzursuz iç çekiş.

Bir arınma senfonisi saçlarında, kopup gidiyor sessizce.

Zamandan bir arzu beğendin kendine

Sahiptin.

Uçurdun tüm kuşları geçmiş geleceğe.

Günler ağladı,

Anılar ağladı,

Biz sadece güldük...