gitmek bir his Anjelik

ama seninki somuttu 

yine de sana git kurtul derdim

bilseydim gitmenin kolay olduğunu 

başında halenle şarkı söyleyip dans edeceksen

uçsuz bucaksız papatya tarlalarında

hayallerini yaşamana izin verirdim.

Azrail'in olsaydım

Kimseyle tam olamadan

ölümsüz olmanı istemezdim 

hayatta çok acı var 

ama senin acın Anjelik 

en ağır olanı ve gitmeli o acı 

sen değil...

sen mumlarını yakacaksın 

eski bir kaset alıp

şiir yazacaksın mum ışığına… 

acın bitmiş olacak şiir bitince

ben ise uzaklardan izliyor olacağım 

James Dean tişörtünün mum ışığındaki halini

gözlerinin yaşını

ve muma sönmemesi için şiir yazışını...

gitmelisin Anjelik, altın kafesinden çıkıp 

vatanına uçmalısın, en beklenmedik anda

oradan bize bakmalısın şefkatle

ve kibritin soğumuş çöpüyle

ellerine K harfini kazımalısın.

en önemlisi de on altıncı yaşını kutlamalısın Anjelik 

mavi saçlarınla dilemelisin yaşamayı

bir fazla nefes umuduyla...

kalbin heyecanı gibi titremeli ateş

sen şiirini yazarken

karışık bir odada yaşanmışlığın var Anjelik 

oda toplanmamalı, mum sönmemeli

ve 

sen gitmemelisin Anjelik.