kırık dökük olduk

mavi gibi kafayı sıyırdık

korkaktık yorganı başımıza kadar örttük

gelirlerdi maviler ve acımasızca pataklarlardı bizi

birbirimize sarılarak öldürülürdük


aşılırdı duvarlar elin tenime değdiğinde

gökyüzünü seyrederdik aptalca bir akşam vakti

beraber yas tutardık yıldızların ölümlerine

güller açardı beynimde kanatırdı dikenleri

öylece kalakalıp bakıştığımız saçma bir gecede