Dünyevi aşka düştün mü sen ebedi aşk uğruna


Yanıp yakıp küle döndün mü

Küle döndürdün mü


Vazgeçtin mi canından

Can bildiklerinden


Sıyırdın mı tüm suretleri 

Çıplak kaldın mı karşısında


Hiç seviştin mi kendi karanlığınla

Çıktın mı soğuk odalardan çırılçıplak


Örtündün mü kendi aydınlığınla


Ev bildin mi gurbet elleri

Yürüdün mü ait olmadığın bedenlerde


Tam dokunacakken itildin mi en derinlere

Vazgeçtin mi kıyısından


Göze adın mı en büyük korkulardan düşmeyi

 

Boğuldun mu kendi derinliğinde

Bir nefeste doğdun mu yeniden


Anlamsız mı kaldı her şey birden

ve büründü en anlamlı haline


O muydu karşındaki gerçekten 

Hayal miydi yoksa


Ne fark ederdi gerçekle hayal

İnce bir çizgiydi oysa…