Yüzünü göremediğim yerdeyim

Cehennemin en kor ateşleri içerisinde

Yaşıyorum 

Dibe gidip gidip geliyorum

Yörüngenden uzaklaşıyorum iyice


Bizi ölüm bile ayıramaz derken 

Aramıza toprak koydular

Senin bir çiçek olduğunu biliyordum 

Üzerini suladılar


Taliplerin çok

Ekmek sırası gibi sebebi ziyaret 

İz bırakmışsın herkeste

Mühür attığın kalbin dışında

Görüyorum

İlk defa güzelliğinin karşısında durmadıkları bir yerdeyiz 

Peş peşe sıralanmış insanlık yığını arasında


Sessizlik

Öyle gürültülü işliyor ki bedenlerimize 

Çağ çağ artıyor 

Bize komşu olanlar gibi 

Gerçekliğin yüz karası

Adını anmaya korktuğumuz

Ölüm

Dönüm dönüm tarla seçiyorlar bizim için

Yoksulların mezarlarını dışlıyorlar

Alışılan acı gerçeklerin arasında


Zindana atan hayat

Yerin altında

İnsan teriyle birikmiş çukurda

Etten kemik ayırdı adımıza

Eden de buldu, yanan da buldu

Mizandaki hesap çarşıya uymadı