Ama durmayalım artık burada
Sesleniyorlar.
Gitmeli miyiz?
Üstünde ne çok şey var. Kat kat ve neyden korunduğunu bilmeyen. Ürkek ve telaşlı. Bir adımı daha atacak mecali kalmamış ölüler gibi. Neden oldu herşey?
Burda neler oldu?
Şimdi biri almanak çıkarsın diye bütün acılara, kursağımızda kalan sevinçlere. Övünülecek ne vardı ve kaldık burda. Üstelik yalnızca öldük ve görülmeden bitti adımız burda. Susmayı anlatmaya dilimiz dönmüyor ve çok oldu. Çok oldu bir yası unutmak. Şubattı. Marttı, bir koca kışı yaşadık ve geçtik sanırken, binlercesi kayıpla, üstelik evsiz, üstelik hesapsız ve çığlıksız... Bir suçlu mu? Yok hayır. Binlercesi suçlu... Ağzımızı açıp kaç kere dedik bunu "artık ölmek istemiyoruz." Öldük ve durdurulamayan bir koca seneyi boynumuza günah olarak taktık. Geçti, gitti, bitti, söndü, yenildi. Ellerin gücü yok artık bir yıkımı toplamaya. Sesler yok oldu, "sesini duymuyordun." Çünkü böyle ve kalanlar gidenlere yazar. Gidenler ne yapacak peki sonra? Merakım niye bilmiyorum hala. Neden hala gidenlerin ne yapacağını düşünüyorum inanın bilmiyorum. Kalanların sebebi yok burda. Bir ışık aradık sönük ve bitmişti enkazlar üst üste devrilince içimizde. Kalbimizi bizden daha fazla nasıl talan ettiler inanmak istemesek de bu gücü verdik ya ellerine. Sevgi değil bu. Sevmek değil bu. Vatan ve toprak bazen aynı sevilmemeli ölümün ve yoksulluğun adaletsizlik yaşatan düzeninde. Önce susunca. Sonra konuşmak ne işe yarardı. Geri dönülür mü diye bekledik bir kayıp sahiden enkazlardan sağ çıkar mı diye kader ve keder arasında. Buna mecbur muyduk hem? Doğal olmayan bir ölme biçimine. Sayılar, rakamlar ve medya değil başka burada güçlü olan. Öldün mü? Niçin öldün? Kaldıysan utanmalısın. Boynunda ve kalbinde bu mahçup hisle sabahları ve geceleri aynı sancıyla yatıp kalktın.
Burda kalamayız. Burda duramayız. Aşk yok burda. Aşk günah burda. Her şey aşk yok edilince olmadı mı? Nefret buraya gelince ve susunca sokaklar şiddete dönüp kim hesap sordu "adalet" denilen saraylarda. Biri de çıkıp desin yoktur bunun indirimi. Yok. Yok. Hiçbiri yok burda. Açlık, yoksulluk ve ölümden başka. Yakana takarsan bir karanfil bil ki yoksun ve seni saymazlar var olandan.. Avaz avaz bağırdığın fotoğrafın hala üzgün ve kızgın. Öfkeni diri tut. Öfkeni. Öfkeni de susturdular mı yoksa? Niye ve hep karanlık tüm aylar? Hem adalet niye hala sarayda olur aklım almıyor hiç.
Burdan durmayalım. Ki istemiyorlar. İstenmeyen yerde niye durur insan?
Sadece ölmek istediği için mi burda?
Neden yaşamak için de yaşlanılmaz burda?
Biri sorsun burası ne zaman geçecek?
Yokuş düze ne zaman çıkar?
Kime bel bağlamışsa bir düşüş sert ve yalan. Tutunmak değil. Artık inançsız. Bir değil. Çok olmakla var olamayan kuru bir kalabalığın sesi gibi. Hep dipte ve ölümde aynılaşan hikayeler başında. Biri de desin ki böyle olmaz artık! Yeter!
Çok kayıp desin. Çok açlık. Çok ölüm. Bunlar değil desin. Bu çoğunluk niye var öyleyse? Kaç milyon kişiysek ve hala dönüşmediysek yaşamak için bu bizi öldüren temeli çürümüş evde. Neyi bekleriz başka bir yıldan? Bir hayattan? Geleceksizlikten?
Bizi diyor şair "kim bu çaresizliğin başında" bekletiyor ve beklemeyi reddetmiyoruz hala. Gidenler gitti.
Hesaplar açık ve hesapsız bırakıldı eller. Faturalar kabarık. Kimse ödemeyecek bu vebalin bedelini biliyoruz ki gördük ve tanıklık ettik. Oradaydık. Yine de sesimiz yoktu. Işığımız sönmüştü. Kalbimiz çoktan yenik bu nefretin içinde. Sesini duymuyorsun bu yıkıntılardan.
Burda durmayalım. Gidelim diyoruz. Başka bir yere. Coğrafyası "kader" olamayan bir yere. Sayı, rakam olmadığımız bir yere. Bir yere....
Ne bekliyoruz bu kuyruktan. Hayallerimizi de bir piyango biletinde kuyruk yapmışlar gibi kendimizi kaldıralım mı?
Ben dayanamam yine de. Sen duracaksan burda tüm bunlara razı olacaksan.
Sevgiyi kaybetmek istemiyorum daha da burada. Karanlık büyük. Sesimizi çıkarıp temizleyelim istiyorum bu kirlilikten. Burda durmayalım o yüzden. Gidelim istiyorum.
Başka bir yere. Çamura batmış bir el değiliz. Olmayacağız bu günahların bedeli artık.
Bir yıldan değil. Bir ülkeden yaşamayı beklemek ve onun için çabalamak için. Başımızın eğikliği geçsin istiyorum ölüler içinden bir özür dileyip hesapla sorarak ah.
Burda kalmayalım istiyorum. Kalmaktan yoruldum...
2,48