Yüzüm, altıgen düş paketleri; parmaklarımda müslin aksanlar. Aksayan saat kadranında günübirlik bir yıllanma öyküsü. Ben anlıyorum, tasarruflu iftihar, gıdım gıdım salınmış tevazu, izah etmeye dilin var mı, varmaz. Dirile dirile direnen dinç bir zombinin kulak kepçesindeki piercing gümüşü rengi, denize atılır da arıtılır, artırılır, artık arsız bir felaketin düzeyi cılız. Sağa sola savurarak söndürdüğüm kibritin, dönüştürülmüş neon kibri, çıtırdayan iştah. Alçıya alınmış psikiyatri servisi tavanı ve zemin karosunda şizofrenik gölge, korku cebelleşmesi, ceplerindeki taşları döken trafik ışığının silindir rüyası. Bulut düştü, ipin ucu kastı, ruhum asetona yenildi, kaldırım taşı üç kere yanlış izlenip bloke oldu, kızardı liman, ayak bileklerim gol attı, curcuna sırtıma dokundu, çivi zinciri harladı, pembe renk tozdu, beyazlar kirlendi, parlamayan mavi izahsız.