Aynı mekanlara farklı zamanlarda parmak izini bulaştırmış kişiler, 

Birbirlerinin hatıralarıyla seviştiler.

Ne insanlar geldi geçti, 

Ayak bastığım topraklardan.

Değdiğim yerlerden. 

Ne izler düştü insanların paçalarından.


Her an mezarlık ziyaretinde gibi, 

Hatıralarda yaşayanlar var.

Bir zaman sonra beni de biri anar mı meçhul de olsa?

Adımı bilmese de zikrederler mi mezar taşında ismimi görmüş gibi?

Beni unutan son kişi hangi devire denk düşecek?

Hangi mürekkeplerde akıp gideceğim?


Metafizik kurallarını çiğneyerek 

Başka diyarlara konuk olma şerefi, 

Bahşedilir mi bana?


Mesela ben öldüğümde gök ağlar mı? 

Bir iki damla da olsa düşer mi toprağa?

Biliyorum, yıllardır süregelen doğa olayı.

Ekolojik, biyolojik dengenin devamı için geçerli,

Bu önemli olma çabaları gülünç, farkındayım.

Yine de insan işaretleri kendine yontmayı sevmez mi?

Sevmez mi en umulmadık anda, 

En umulmadık işaretleri, 

En umulmadık rüyaları hayra yormayı?