ayna ve aynı bir sanrıdan ibaretmiş
aylar ve günler binler olurken
yüzümü sıyıran rüzgarın esişi bile farklı saat başı
yanımdan yürüyen suretler değişiyor her gün
ben yürümeye devam ediyorum
bir ileri bir geri
sağa sola yalpala
arada sekiz çizer ayaklarım
arada sekizler düşer yollarıma
aynı olan bir tek o yeşil kapı
o da eskiyor dünden düne
çok dünler atlattı sahi
ama yarını göreceği ne belli
yürüyorum ben hala
rüzgar buklelerimi savuruyor olabilecek her yana
2 boyutlu düzlemde değiliz ya sınır 4 değil
her yöne gidiyor insanlar
şaşırmamak gerek diyorum
böyledir yaşamak
eksilerek bazen
bazen düşerek
ihtimalleri düşünerek
olmayan ve olamayacaklara üzülerek
yıpratmak işte biraz
hem kendini hem diğerlerini
devam etmek yürümeye
(sanki başka çare varmış gibi)