bizimkisi kaptan radyosunda çalan

öznesi kayıp bir karadeniz türküsüyle başladı

o dakika ben yıldız kovalayan bir keçi çobanı

sen trabzon'un bütün yaylalarını sırtlandın

göç etmeyi öğrenmemiş kuşlar getirdim sana

bulutların üstüne ev kurulmayacağını söyledim

bir ev olmadan uyunmayacağını da

ev dediysem öyle dört duvarı bir tavanı

iki penceresi bir bacası olan bir şey değil

gökyüzü örneğin

göç etmeyi bilmeyen kuşlar da tavan olabilir

bir çift güzel sözle de girilebilir bir eve kapı yerine

gökyüzü örneğin

bir gökyüzüyle neler neler yapılabilir


biz birbirimizi sevdikçe içini doldura doldura

pekala bir aşk mektubu da şiir sayılabilir


akşam çalgıcıları tutalım çingene sokaklardan

kimseye nispet büyük bir düğün yapalım

balkonlara demir masalar

masalara hoyrat adamlar oturtalım

elleri usturalı bileklerinde kelebek

gömlek ceplerine karanfil sokuşturalım

baban anneni sevdiği ilk günü anlatsın

ben kendimi bildiğim ilk günden başlayayım

kaptan radyosunda çalan bir karadeniz türküsü

kız seni sevduğumi bulutlara yazayım


yolların başına buyrulduğu bir akşam

seninle yanlış yola sapmak isterim

doğru yollarda kaybolmak yakışmaz bize

el yordamıyla yoklayarak kalplerimizi

bir ayyaşın afallaması gibi sağa sola

biz merkez dönelim duralım isterim


yolların başına buyrulduğu

yalnız birbirimize kalabildiğimiz bir akşam

yalnız birbirimize bakalım isterim

saçlarına kaç ak düşürmüş zincir halkası gibi kalbim

kaç defa kaçak yaşadıysam sevda hapishanesinden

o kadar kanat tak en asi urlarıma

o kadar özgür bırak beni

bilirsin dönüp dolaşmadan geleceğim yer bellidir

sen kapıyı aralık bırakmasan da olur

ben zaten tavanda bir yerdeyimdir


biz birbirimizi sevdikçe içini doldura doldura

birbirimiz olduğumuz her yer ev sayılabilir



fotoğraf: alp yıldızlar