soğuk bir yatak

hani çivi gibi sanki.

muharebenin son askeri gibi

göçmekten vazgeçen kuşlar gibi

ne büyük katkın var yalnızlığıma.

tek bir şiir bırakmadın ezberimde

sana ihanet etmenin korkusuyla

izinden gitti hepsi.

bir yazı beklerken kaç bahar geçti?

geçtiyse de saymadım.


güzide bir kalem

hani kılıçtan keskin sanki.

güneşin yüz elli milyon kilometre öteden baktığını

kuşların göçerek aradığını

uzansam tutacağım bir mesafede kaybettim.

aptallık ki bir zamanlar bulduğumu sandım.

kendimden ve dünyadan

bilhassa ben utandım.

cehennemi bu kadar andırmanın lüzumu var mıydı?

vardıysa da sakladım. 


hatırlayamadığım bir an

hani tüm anlardan eski sanki.

dakikalar göğsümden mermi gibi geçti.

kumlar doldu gökyüzünden içeri.

yıldızlar da pusulalar da karıştı o gün.

gezginler kayboldu

kaşifler yollarından caydı.

tüm ayrılıkların son demiydi.

bir çay koydum

koymadıysam da içtim artık.