Mısralarca yazdığım şiiri üşenmeden sildim

Yaraştıramadım sana, basit kaldı

Yakışmazdı, üzerine uygun biçemedim

Defterimde izi kaldı her bir mısranın

Senden kalan ciltlerce izi silememişim belli ki

Adını verdiğim caddeden hangi sapağa girsem

Anlıyorum ki çıkmaz sokaktayım

Gerisin geri yine senli günlere dönüyorum

İsmini zikretmeye korkuyorum şiirlerde

Bir gün görürsen kızarsın biliyorum

Hiç merak edip okudun mu diye sorsam

Okumadın onu da biliyorum

Okusan zaten anlardın, hep sen

Yine kızardın


Denedim, inan denedim unutmayı

Bu halimden ben de memnun değilim

Hep derler ya giden önce unutur diye

İnanma bunlara, hurafe

Son gördüğünden beridir beni

Küllükteki izmaritlerin sayısı günbegün arttı

Sahi, sen alıştırmıştın bu merete beni

Ne zamandır diyorum bıraksam artık

Kıyamıyorum senden kalan tek somut hatıraya


Çokça düşündüm böyle yaşanır mı

Oy birliğiyle karar verdi anılar

Ben zaten yaşayamıyorum

Bilirsin hep bahsederim rüzgarla yaşamak gerek

Tutunmak ne fayda alsın götürsün bizi diye

Rüzgar uzun zamandır beni teğet geçiyor

Olduğum yerde kalakalıyorum

Hangi vakit bir sevgili edinsem

Adını ona söyleyeceğim diye ödüm kopuyor

Kimseye doğru düzgün bağlanamıyorum

Ne çok haksızlık ediyorum

Biliyor musun en çok gözlerin gitmiyor zihnimden

Bir habitat gizli gözlerin

Aradım taradım, sordum soruşturdum da

Gözlerin gibisi yok, anladım


Evet, bu gece de yine aklıma düştüğün gecelerden

Ay çoktan uyumuş

Galiba bir ben ayaktayım

Yıldızlar da uzak kalıyor ışıtmaya

Yetmiyor güçleri

Bak şimdi hatırladım senin adın yazılıydı orada

Samanyolu'nda bir yere adın verilmişti doğru

Yoksa bu güneşi, ay'ı sen mi kovalıyorsun sürekli

Neyse, deşmeyelim buraları


Doymuyor bugün kalem mısralara

Yazdıkça yazası var haklı olarak

Suçum sabit, unutmaya cüret ettim

Kırılacak gibi kalemim

Son bir dilek hakkı verecekler mi dersin?

Öyleyse temmuz ortasında susturun şu ağustos böceklerini

Onların da zamansız seslenişleri senin gibi

Aklıma olur olmadık düşüşün gibi


Bir gün gerçekten gelir misin?

Yoksa evlenmiş misindir?

Öyle olsa duyardım sahi

Peki sevdin mi yeniden birilerini

Gerçi şimdi gelsen aynı olmaz ki

Sen değiştin, ben değiştim

Sen büyüdün, ben büyüdüm

Bugün zamana küfredesim var

Bilmiyor durması gereken yeri

Apansız boynuma sarılışında

Ya da iki katı çabuk çıkan asansöre serzenişinde

Durmalıydı gerçekten