“Birçok kez dibe vurduğumu düşündüm. Ama her seferinde daha da dibi olduğunu keşfettim.” Sizce de yaşamanın ne olduğunu kavramış bir insanı özetlemiyor mu?
Böyledir dünya, biz en karanlık ve derin kuyusunda olduğumuzu sanırken o bize daha derin çukurlar kazar. Olsun, insanın şeklini alamadığı kap yoktur. Dayan, ona da alışırsın.
İstisnalar yok mu? Elbette var. Ama genel yaşamı kavramış insanların durumu bu.
Bu insanlar, tüm bedeniyle mutlu olduğunu hissettiği anda bile mutlaka içten içe hüzünlüdür. Çünkü bilir aslında, gerçek mutluluk diye bir şey yoktur.
Ya geçmişi ya dünyayı ya da kaybettiği bir evcil hayvanının dostluğunun sızısını hisseder, havanın soğuk oluşuna sıkar canını. Hiç olmadı düşünür, “Bu mutluluğun ardından hüzünler olacak, alışmamalıyım,” diye.