Utancından toprağa düşmeyen yıldırımların selamından daha gürültülüsün

Ağzının içinde hangi denizin gemileri batmışsa

Unut artık kalmadı susuzluktan eser falan

Bir şarkı dinle, şaraptan kaçın, yaşamayı sevmek asla!

Güneş, güzel günleri demirden bardaklarda karıştırınca

Hüzünlerinden bir tane daha at içine

Yüzüme bak ve karıştır demlenmiş kafanı

Hasırın üstünde kalsın bari birilerinin zannı

Kokun dağılmasın diye kapattığım sokakta bulsunlar

Bir zamanlar avazımdan çıktığını unutan bağrımı

Şimşeklerin secdesine kapılan korkumu da sat bana

Uzun uzadıya sohbetinin ecrine kâfi gelsin!

Adım adım senden kaçan hüngür hüngür sesimin koşuşmasıdır bu sesler

Gönlümün en kalabalık yerinde senden kalan!