Utancından toprağa düşmeyen yıldırımların selamından daha gürültülüsün
Ağzının içinde hangi denizin gemileri batmışsa
Unut artık kalmadı susuzluktan eser f...
Solu sonu belli olmayan ve kırık bir gün doğumundan yeni kaçabilmiş vedalardan daha taze ne kokar ki? Metal sandığın üzerinde birini koklarken o koku duyulur...
İçime sinmeyen yaşantımın bir satırından daha eksildim
Tenimin kırışıklığına bir halka daha eklerken saatler
Belki de bu yaşımda son bir defa güneşi sevdiğ...
Bazı olalı değişir pencereler
Sözler olur bazı
Pencerelerin yüzünden düşen bin parça
Gerçeklere sağır gözler
Gerekçelere döker akçeler
En nihayeti tanel...
Bu zamana kadar evrendeki yerimiz sadece denizlerin kapladığı kadardı. Şimdi görüyoruz ki karanlık okyanusların da bir gün çekilip bize çölden başka bir şey ...
Biricik olduğunu zanneden o varlık
Lavabo üst kattaydı
Çantanı yanında götürdü diye bana bağırmak zorunda mı?
Prens ayakkabı numaran için dansözlerden kor...
Eski bir dostun ateşlediği sigaranın ateşi aydınlatıyor
Genzimde dolup taşan bahtı karalığı bir kenara atınca
Sormadım ama sen hicranda mısın benim için?
...
Kıskanırım gözleri kulakları
Ben dışında seni görür ve işitirler
Asırların yalnızlığını bir geceye sığdırdım
Kanımda demledim soğukları
İçimdeki alevler ...
Yükleniyor...
İçeriğin sonu
Yüklenecek başka sayfa yok