Coşkulu bir böğürtlen ağacına selam verdim.

Yavaş adımlarla ilerlemenin tadında,

Durup karşısında dönüştüğü hallerini düşledim.

Bir güzelliğe sessiz bir iltifat gibi teşekkür ettim.

Yapraklarının arasında gizli bir sofra vardı.

Kahkahaların marmelata sürülmüş haliyle,

Renginde iz bırakan bir tavırla,

Koparıp üç tanesinin izine büyüteçle baktım.

Bez çantamın bir ucu omzumdan düştü

Sanki böğürtlenle öpüştü.

Bir yaz gününü,

Böğürtlen saplanmış sırtımda

Kendime kalan hızıyla,

Adımlarıma düğüm yaptım.

En güzeli ise

Kimselere duyurmadım.