Yine bir soru ile karşınızdayım ilk yaptığımda gelen yorumlar hoşuma gitmişti başkalarının fikirlerini duymak her zaman güzel hissettiriyor.
Bilirsiniz insan olarak birkaç duygunun esiriyiz ve bunları döne döne yaşıyoruz kimileri hep mutlu olmaya çalışır kimileri nasıl daha az üzgün olurum diye uğraşır, temelde yaptığımız istediğimiz duyguya doğru koşmak ya da istenmeyen duygudan kaçarken başka duygulara yakalanmaktır. Sorum bu duyguların nasıl yaşanmasını tercih etmeniz ile alakalı.
Ele alacağımız duygu acı, üzüntü, keder gibi bir şey ise soruyu şu şekilde özetleyebiliriz:
Eğer kaçınılmaz bir üzüntü varsa bunun aniden ve yoğun bir şekilde gelmesi mi, uzun bir dönem boyunca hayatınızı etkilemeyecek düzeyde devam edip sonra birden kesilmesi mi sizin konfor alanınıza girer?
Çoktan yaşanacağını bildiğiniz o kötü duruma kendinizi yavaş yavaş hazırlamanız belki de o kötü duruma kendinizi sürüklüyor olmanızı getirebilir diğer yandan hiçbir şey düşünmeden geçirilen zamanda aniden gelen kötü hisler bir anda sizi saracaktır ve etkisi daha büyük olacaktır.
Her duygunun farklı biçimlerde her an bizimle beraber olduğunu bilmemize rağmen bazen bilerek bazen bilmeyerek o duygulara kaptırıyoruz kendimizi. Peki ya sizin tercihiniz ne; bir anda mı, her an birer birer mi yaşanmalı duygular.
Duygu Gültekin
2024-11-27T09:57:00+03:00Yaşanacak bir acı varsa aniden ve yoğun bir şekilde gelmesini tercih ederim. Öyle değilse bile uzun uzun üzerine düşünerek (belki yarayı kanatarak) büyütürüm yoğunlaştırım o duyguyu. Çünkü yaşayıp sindirip bünyemden atmak bana daha kolay geliyor. Biraz da yapı meselesi tabii. Herkesin karakterine göre değişiyor bu durum. Duygular yaşanmalıdır, bastırılmamalı, geçiştirip görmezden gelinmemelidir diye düşünüyorum. Bu kadar yoğun yaşamak yorucu evet ama bilerek yapmıyorum, başka türlüsünü beceremediğim için uçlarda geziniyorum. Benim dengeyi bulma yöntemim böyle.
Güz
2024-11-07T22:09:52+03:00Kötü bir şeyler olduğunda ilerleriz veya duraksarız donuk kalırız. Aslında o an yapmak gerekenlere odaklanıp kişi tüm sistemi toparlar veya hiç parçalarını tutamaz travmatik veya kayıp sonrası yas olabilir başarısızlık olabilir ilişkideki ilgisiz veya narsist tarafı sonlandırma olabilir. Zorluk yaşatan o anı ya da o süreci atlatmak için ertelediğimizde ki bunu bazen bilmeden yapıyoruz zihin bu süreci ilerletirken o anı veya kişileri silebilir kendisini korumak için ya da donma etkisi de yaratmış olabilir denilebiliyor. Demek istediğim yaşanması gerekeni erteledikçe daha büyük patlamalar oluyor bana göre anı anında yaşamak en iyisi. Ben seçemiyorum o sırada yapmam gerekenleri yaparken ertelemiş halde buluyorum kendimi. Beş altı senedir de birkaç defa yaşadım bunu. Erteledikçe daha çok zorlandım kendi adıma anında yaşamayı öğrenmem gerektiğini düşünüyorum. Idrak etmek o acıya katlanmak çok zor geliyor. Burda önemli olan herhangi bir duygunun tamamen içinde kaybolmamak buna mutluluk da acı da öfke de pişmanlık da dahil çünkü duyguları köreltiyor. Diğer yandan da kişiye göre değişiyor bazı insanlar hazır hissetmediği için erteliyor; sindirmenin hazırlanmanın veda ve yas sürecinin bir anda olmayacağı kanısındayım yani o an içinde yüzleşse de hemen sorunun içinden çıkamayacaktır muhtemelen yine de yalancı bir mutluluk dalgası sizin dediğiniz gibi kaygı topuyla sürecini arttırarak doğal afete yol açabilir.