Aynı duvarın üzerinde oturuyoruz.

Ben içimdeki yersiz sıkıntının geçmesini,

O ise çikolatasının bitmesini bekliyor.

Ben buralara ait değilim çok da durmam zaten,

O ise bu sahipsiz sokakların çocuğu.


Ben kalkar giderim içimdeki sıkıntıyla,

O ise çöp konteynerlarının çokluğundan tanıdığı sokaklarda umut arayacak.

Umudu bazen güzel bir çikolata olacak,

Güzel bir insanın verdiği.

Bazen bir tebessüm,

Bir fark ediliş,

Ama hepsi kısa sürecek yüreğindeki mavi kuş gibi.


Aynı duvarın üzerinde oturuyoruz,

Ben çok durmam kalkar giderim birazdan,

O ise bu sahipsiz sokakların çocuğu.

O burada kalacak, vicdansızlığımızı yüreğimize vururcasına.