Elini göğsüme vurdu

Çok uzaklaşmış olamaz

Elini koyduğu yer sıcak hala


Her kayıpta bir toz birikintisi vardı

Bir yaşam belirtisi 

Elekte sırıtan bir sevinç

Bir umut 

Durup en ince yerimden sarılmış gibi

Kopmanın müjdesini istiyor ekber

Hepimizden alacaklı 


Kepçeyle tuz döküyor enkaza yanlış

Ezkaza biri kafasını uzatsa 

Yarama özeniyor sakın

Dokunduğu yerde bir harita

Aranıyor

Ama hayır

Ama olmaz şeylerin önünden

Meclise giriyor belki

Ayakta kalana şehit artık

Kendini yıkana eski bir şehir deniyor 


Elini bir göle vurdu

Belli küstü

Belli belli 

Yangında ilk soğuyacak yerine dünyanın

Dokunmak istedi

Resimlerle birlikte sustuk 

Sesinin çatladığı yerde

Koptuğumuzu anlatabilmek için


Tut ki yeniğim görüldü

De ki ezildim

De ki o ayda savaşmak kemiği açığa çıkardı

Tut ki iyileşeyim