Ruh halimden bir yuva kırıntısını çıkardım. Ruh halimden bir yuva kırıntısını çıkardın. Bu ıssız kanatlarının dört duvarısın çekmecede. Cazdan caz, yoktan yok gider. Yok yere ısınmaz bu salıncak demirindeki pas. Ben sana kıvırcık kalırım, sen bana kıvılcım kal. Kalibre edilen cenaze marşında sol anahtarmışsın gibi. Soldun mu cebelleşmenin sivri tırnağı?
Dürüstlüğün şaire şayan, hurafelerin kahine hayran. Ben de beş kez daha. Mavi parabol, dört renk tonajı. Fırtına kaldı kulağının üç yakasında. Çatılı çatışma, ikilem. Bir masumiyet kozası.
Ben bu hazanın hazin solu mu, sen bu hatanın hatır yolu mu? Sen bu hayatın hayra yorumu, ben bu hayalin hayli yosunu.
Burnuma esmek istersen cereyanda kalsın genzim. Burgunu eşmek istersen hezeyanda kalsın rengim. Burjuva etmek istersen perişanda kalsın benzim. Solmuş değil, kılıklı gibi görünen bir dağ aslanı.
