Bilirim, insan düşünü diler Tanrı'sından.

Diyorum ki...

Utanırım seni dilemeyi Tanrı'dan.

Ne olacağı bellidir insanın,

Tohumundan, sahibinden,

Portakal ağaçları, portakal verir,

Elma versin, dileyemem Tanrı'dan.

Karanlık gerçektir,

Şimdi karman çorman sözler sarf edip,

Aktır, güneştir senin yüzün,

Diyemediğim için affet,

Karanlık gerçektir, göremem,

Görmeyi, affet, dileyemem.

Bilirim, sen de bilirsin.

Islatır yağmur saçlarını,

Gözlerin bile ağlar senin,

Derdi büyük dünyada,

Tutup duaları süslemem,

Kuru kalsın diye saçların,

Akmasın diye gözyaşın,

Bilirim, yağmur ıslatır,

Islatmasın, dileyemem,

Amiyane saçların,

Amiyane gözlerin,

Amiyane suratın,

Elzem bir öğretiymiş gibi,

Elzem bir gösteriymiş gibi,

En hakiki ressamın,

En hakiki resmiymiş gibi,

Utana sıkıla,

Onu Tanrı'dan dileyemem.

Bilirim, insanlar giderler,

Büyüdüm,

Gitmesinler diyemem,

Gittiler diye gelemem,

Tiyatronun en can alıcı sahnesi,

Ortasında ağlayıp,

Seni düşleyemem,

Bir canım var benim,

Seni canım bilemem.

Biliriz, can çıkar bedenden,

Ne ister fani Tanrı'dan,

Muaf tutulmak zamandan,

Sıkılmamak hayattan,

Usanmamak aşktan,

Mutluluk bulmak paradan,

Boş ver, dileme bunu Tanrı'dan.

Ah yavrucağım benim,

Bilmezsin,

Bilemezsin,

Uzun yoldur bu,

Bir günde gidemezsin,

Büyük bir bilmece,

Sen bunu çözemezsin,

Bir ismi var bunun,

Bunu sen öğrenemezsin,

Tanrının bildiği var,

Bilmediği yok,

Tanrı'nın bilmediğini,

Ah yavrum, dileyemezsin.

Olmadı diye Tanrı'ya,

Aşka,

Hayata,

Diş bileyemezsin...