Senden yansır batan günün kızıllığı
İçimizi ısıtan tebessümün yakar ışıkları Çiçekler sen geçerken şakır bülbüller gibi
Kalbinde doğan çocuklar el çeker dünyadan Gezdiğimiz sahiller gözler yolunu
İstanbul'u eskitir bak hasretin
Fotoğraflar solmaz sen yaşarken içlerinde
Sonunu bilmesek de bu kısa hayatın
Çiçek taneleri oluruz yegâne ömrümüzde
Artık ağaçlardan yapraklarımız dökülmesin
Yıpratmasın, yormasın bizi hayat
Gelip geçici dünyamızda dostluk bize kalsın
Ateşten demirler tutturmasın bize soğuklar
Oysa bilirim, çok kızgındı ateş ve yaktı bizi
Ama şimdi ağlarken omuz, gülerken neşeyle
Bu çetin geçen kıştan doğarız yeniden
Küllerimizden resimler yaparız rengarenk
Ve baki kalırız biz, yırttığımız her takvimde