Dostum...
Gerçeklik yoruyorsa seni, gel hayal kuralım.
Gitmeyi en çok istediğimiz şehirlere seyahate çıkalım. Bütün sokakları gezelim, hatta kaybolalım.
Dünyanın tüm kitaplarının içinde olduğu bir kütüphaneye sahip olalım ve ardı ardına bütün kitapları okuyalım.
Dünyada gezmediğimiz tek bir müze bile kalmasın,
Bir karavanımız olsun ama rotamız olmasın.
Yollar bizi nereye götürürse oraya varalım.
Dünyanın en yüksek tepesine çıkıp bağıra bağıra şarkı söyleyelim.
Yükseklikten korkmayalım.
Hayallerde korkulara yer olmasın, özgür olalım.
Esen rüzgarı hissedelim. Kocaman gülümseyelim.
Huzurlu hissedip, hayalde de olsa anı yaşayalım.
Fakat sen gerçekliğe dönüp;
"Bunların hepsi hayal" diyebilirsin, o zaman da ben sana umut etmeni söylerim.
Umut et ki, bir gün bunları gerçekten yaşayalım.
"İnkansız" deme! Yaşayabiliriz ben inanıyorum ama sadece benim inanmam yetmez senin de inanmanı istiyorum.
Dostum şunu bilmelisin ki; sen üzülürsen, ben üzülürüm.
Sen mutlu olursan, ben de mutlu olurum.
Fakat sen yorulacak olursan, ben yorulmam! Bütün gücümle yanında olurum.
Ve söz veriyorum... Hayatta ne olursa olsun, en kötü günde bile ben senin yüzünde tebessüm oluşturabilmek için tüm gücümü kullanacağım ve bunu yaparken de asla ama asla yorulmayacağım.