sanmış ki dünkü çocuk

yoksa yanında ökleri,

olabilir bugünü safi zorluk.

kopmuş içinde felaketleri,

koyvermiş yakut gözleri

olmuş mermer kurna.

zannetmiş bir tek kendisi

hesaplayan olasılıkları bunca.

ötekine de uğrarmış acı 

fakat çocuğun derdi kendi.


çok geç olacak pek güç olacakmış

yaş ağaç eğilip kambur kalacakmış.

çocuk öğrenecekmiş sonraları,

varmış ötekinin ve berikinin de sırları,

gizlermiş ancak onlar gözyaşlarını.


imgesi yaşamakmış çocuğun.

ya da niyeti. ya, ne yazık.

istencinden icat sokaklar

hepsi mi çıkmazlar?

denemiş dünkü çocuk bir bir

gerçekten çıkmıyormuş hiçbiri.


sanmış ki dünkü çocuk

büyürse halleder, ne yazık

şimdi içinde koca bir boşluk.


yaşamayı düşlediği bugünü;

yaklaşıyormuş onun ölümü.

son kez kurmuş bu sefer düşünü

kucaklarken bir başına ölüsünü.


yine de korktuğu başına gelmemiş;

dünkü çocuk öksüz kalmamış,

bugün onun ökü evlatsız kalmış.