Bak görüyor musun bir mevsim daha geçti,

Biri daha öldü yaprak yere düşene kadar.

Bir sabah içimize işleyen soğuk gibiydi sonbahar.

Şimdi bizi bir şiir ısıtır, bir de demli çay.


Yağmur yağmış ıssız sokakların ıslak kaldırımlarına.

Elleri cebinde bir adam geçiyor uzaktan,

Köşede bir simitçi tezgah kuruyor yavaştan.

Şimdi bizi bir top ısıtır, bir de koşturan çocuklar.


Yerde kuru dallar, gökte gri bulutlar.

Durun, daha bitmedi içimizdeki umutlar.

Gönlünü hoş tut ey beşer!

Belki bizi bir güneş açar da ısıtır

Bir de yürekten tebessümler.