Ankara’nın orta yerinden geçiyor gibisin

Hiç acımadan dövdü adımların sokakları

Böyle gelip böyle geçen değildin

Bir şarkı duyacaksın

Sonra saf hüzünden yüzünü aynalar çizecek

İşte bu bir yoldur elbet gidilecek

Bir başka şarkı söylüyor gibisin


Boğaz’da görmüştüm bir maviydi ben hiç bilmiyordum 

Sonra bir göğün altındayız, neticeyiz, kalmayacağız

Sen de bundan sonra adını iyi bil

Birkaç kez söylemeye isteksiz gibisin


Bir akşam vakti kanatlarını unutmuşsun

Sana gitmenin kötü anlamlarını söylemişler

Bak bu lamba kendine yanar

Bak bu ise derdine

Bunu ise zorla yakmışlar hiç istememiş oysa

Hepsi de ardına bakar

Lambalardan alacaklı gibisin


Hep yağmıştır çiçeklerin üstüne yağmur

Biz çiçekleri rüyamızda görelim

Onları gözlerimizin içinde görelim

Dokunmanın günah olduğunu bilelim

Alıp götürelim ya da biz gidelim

Sen kendini ayrı görme

Elveda kadar derinde ve

Matem yerinde açan bir çiçek gibisin