Kuzey rüzgarları okşuyor
gurbetin tellerini
Annem boynuna inci bir gerdanlık atmış
omuzlarına kadar uzanan yazması
toprak ve suyla yaslanıyor dağın gölgesine
Yirmi altı yılı hançerliyor zaman
mart ayının ince soğuğunda
yüzüm kararıyor, annem sessiz.
Ellerindeki buhurdan yas tüterken
ayak diretiyorum
şehre tüm atlılarla tüm gençliğim.
Yürüyorum inatçı ellerimle.
Yürüyorum zamanı yakmış, durgun bir köşeye.
Annem aydınlığı saklıyor baş ucunda
bir fotoğrafta parmakları dudaklarına dayanmış.